Şehirde bir cesedin sığabileceği büyüklükte plastik kap satan yer yok.
لا يوجد متجر في المدينة يبيع حاويةبلاستيكية تكفي لجثة.
Hiç bir dükkanda cesedin sigabilecegi boyda kova yoktu.
لا يوجد متجر في المدينة يبيع حاويةبلاستيكية تكفي لجثة.
Küçük plastik bir kabın içinde... ...pembe ve yeşil bonbonlar bulmuş.
وجدت تلك الحاويةالبلاستيكية ذات الحلوي الوردية والخضراء بداخلها
İçinde pembe yeşil şeker olan ufak plastik kutuyu bulmuştu.
وجدت تلك الحاويةالبلاستيكية ذات الحلوي الوردية والخضراء بداخلها
Ama kesin öğrendiğim bir şey var; yanıcı maddeler korumayı sağlayan... ...ve DNA'yı yok etmeyen... ...boya kutuları ile plastik poşetlerde toplanırdı... ...ki son zamanlara kadar, kimse örneğin işe yarar durumda kalacağını bilmiyordu.
، و الحاوياتالبلاستيكيّة , مما يُبقي على التعجل .و لكن يدمر الحامض النووي و الذي , حتى الآونة الأخيرة , لم يتوصل أحد .إلى كيفية كبح أضرار الحريق بتلكَ الحالة
Leğen, kova ve Plastik kaplar... ...iç ve dış politikanın bir gidişatı.
السلطانيات .. والدلاء و حاويات من البلاستيك ... مسار جديد في الداخلية والسياسة الخارجية.